Ergoterapinin genel amacı nedir?
Ergoterapinin genel amacı; bireylerin yaşlarına uygun olarak yaşamlarındaki tüm görev ve aktivitelere (okupasyonlara) katılım yoluyla sağlığını geliştirme ve toplumsal katılımını’ desteklemektir. Çocuğun, iş, oyun, eğitim, serbest zaman, dinlenme, uyku, temel ve sosyal iletişim gerektiren günlük yaşam aktivitelerine katılımlarını kolaylaştırmak için motor becerilerini, bilişsel fonksiyonlarını ve motivasyonlarını geliştirici müdahaleler uygularlar. Aile, arkadaşlar, öğretmen ve toplumun diğer üyelerinin farkındalığını arttırıcı, mimari engelleri kaldırıcı ve aktiviteyi modifiye edici yaklaşımlarla katılımı destekler. Ergoterapistler, çocuğun okupasyonel katılımlarını etkileyen fiziksel, psikolojik ve sosyal zorlukları en aza indirmek için stratejiler ve kaynaklar önerebilir. Çocuklara ve ailelerine yönelik danışmanlık sağlayabildikleri gibi, okupasyonel adaletsizlik ve kısıtlılık yaşanmaması adına toplumsal savunuculuk rolü üstlenebilirler (AOTA, 2014).
Ergoterapinin Çocuklar İçin Hizmetleri Nedir?
Ergoterapinin çocuklar için belirgin olan değeri, okupasyonlara katılımı sağlaması, günlük yaşamdaki anlamlı ve gerekli aktiviteleri kolaylaştırarak sağlık ve yaşam kalitesini iyileştirmesidir. Ergoterapi kişi merkezli olarak uygulanan, uygun maliyetli ve olumlu sonuçlar elde edilen bir disiplindir. Ergoterapi disiplini:
- Çocuğa ait tüm bileşenleri ve hedefleri dikkate alacak bütüncül bir yaklaşım kullanır.
- Doğal ortamlarda aktivitelere katılımı destekleyerek çocuk ve ailesini yaşamın içine dahil etmeyi sağlar.
- Çocuğun fonksiyonel kapasitesini artırır ve/veya katılımını sağlamak için çevreyi ve aktiviteleri değiştirir. (Kişi-Çevre-Okupasyon uyumu)
- Hem zihinsel hem de fiziksel sağlık konusunda müdahale uygular.
- Yaşam kalitesini geliştirici yardımcı teknoloji kullanır.
- Kanıta dayalı ve uygun maliyetli hizmetler sunar.
Ergoterapi bireylerin günlük rutinlere katılımını sağlar. Çocuklar ve aileleri, evde, okulda ve toplum ortamlarında günlük rutinlere ve anlamlı görevlere başarılı ve bağımsız bir şekilde katılabildiklerinde sağlık ve iyi olma durumları gelişir ve memnuniyet duygusu yaşarlar (Fingerhut, 2013). Engelli çocuklar için sağlıklı yaşam ve sosyal topluluklara ait olma duygusu, rollere, rutinlere ve anlamlı ve değerli okupasyonlara başarılı katılımla geliştirilebilir ve teşvik edilebilir (Dunst ve Dempsey, 2007).
Ergoterapi’nin Erken Çocukluk Hizmetleri (0-5yaş) nedir?
Ergoterapistler, erken müdahale ve okul öncesi hizmetler yoluyla erken gelişimi desteklemek için ebeveynler veya bakım verenlerle birlikte çalışır. Bu uygulamalar, çocuğun performansı, iyi olma hali, sosyal destek, memnuniyet ve ebeveynlik becerilerini geliştirmek için aileyi güçlendirmeye odaklanan aile merkezli hizmet sunumlarını kapsamaktadır. Yine sosyal becerileri ve oyun oynamayı teşvik etmek amacıyla, modelleme, oyun temelli aktiviteler, bilişsel-davranışçı stratejiler ve sosyal oyunlar gibi müdahaleler sıklıkla kullanılmaktadır (Frolek Clark ve Kingsley, 2013).
Ergoterapinin Öğrenme ve Okul Ortamlarındaki (3–21 yaş) rolü nedir?
Anaokulları da dahil olmak üzere okullar akademik, akademik olmayan ve fonksiyonel becerileri öğrenmek içindir. Ergoterapistler, engelli veya engel riski olan çocuklar için okuldaki okupasyonlarına katılımını artırırlar, örneğin:
- Çocuğun temel ve yardımcı günlük yaşam aktiviteleri (örn. giyinme, hijyen, yemek yeme, dinlenme, uyku), öğrenme (örn. yazı yazma, bilgisayar kullanımı, dikkat), oyun ve serbest zaman, sosyal katılım ve çalışmasına odaklanarak mevcut eğitim programından yararlanmasına yardımcı olurlar (Frolek Clark ve Chandler, 2014).
- Çocukları daha ileri eğitime, istihdama ve bağımsız yaşama hazırlamak için geçiş planlamasına yardımcı olan kısıtlayıcı olmayan bir ortamda hizmet sunarlar.
- Öğrencinin katılımının eğitimsel, fiziksel ve sosyal yönlerini geliştirmek için öğrencinin yanı sıra aile, eğitim personeli ve toplum üyeleriyle birlikte çalışırlar.
- Modifikasyonlar ve çeşitli desteklerle okul ortamına erişimi artırmayı sağlarlar (IDEA, 2004).
‘Erken müdahale hizmetleri’, ‘evrensel öğrenme tasarımı’ ve ‘okul sağlığı ve iyi olma’ (örn. Sırt çantasının doğru kullanımı, sağlıklı beslenme, sağlığı artırmak ve obeziteyi azaltmak için aktivite, okul zorbalığını durdurma) gibi kanıta dayalı girişimleri teşvik ederler (Frolek Clark ve ark., 2014)
Duyu Bütünleme Tedavisi Nedir?
Duyu bütünleme tedavisi, ergoterapistlerin çocukların rehabilitasyonunda sıklıkla kullandıkları bir yaklaşımdır. Duyusal işlemleme bireylere özgü olup, kişinin duyuları yoluyla vücudundan ve çevreden bilgilerin alınmasını ve işlemlenmesini içeren bir beceridir (Williams, 2017). Duyusal işlemleme atipik olduğunda, günlük yaşam aktiviteleri, sosyal katılım, akademik performans ve adaptif beceriler gibi okupasyonlar olumsuz olarak etkilenebilir (Koenig ve Rudney, 2010). Duyusal işlemleme farklılıkları sıklıkla OSB ve DEHB gibi klinik tanıları olan çocuklarda ve ruhsal hastalığı olan erişkinlerde görülür (Lane, Roley ve Champagne, 2014).
Bundy, Lane ve Murray (2002) duyu bütünleme tedavisini açıklamak için beş temel varsayım öne sürmüştür:
I- Duyu bütünleme gelişimsel bir süreçtir.
II- Duyusal bilginin başarılı şekilde bütünleşmesi, adaptif cevap ile sonuçlanır ve adaptif cevaplar ile duyu bütünleme daha da gelişir.
III- Beyin bir bütün olarak çalışır.
IV- “Tam kararında zorluk (just right challenge)” duyu bütünleme için uygun ortamın oluşmasını sağlar.
V- İnsanları çevrelerinden anlamlı deneyimler elde etmek için doğuştan gelen bir isteğe sahiptir.
Çocuklarda duyusal işlemleme farklılıklarını ele almak için ergoterapistler tarafından bir dizi müdahale yaklaşımı benimsenmiştir. Birincisi, Ayres Duyu Bütünleme Terapisi (DBT), çocuktan adaptif yanıt elde etmek amacıyla meydan okuma içeren görevleri kullanarak duyuların gelişmesini sağlayan klinik temelli bir yaklaşımdır. İkincisi, ‘duyusal temelli müdahaleler’ adı altında klinik bir ortamın dışında gerçekleştirilen çeşitli müdahalelerden oluşmaktadır. Bunlar, etkinliği konusunda sınırlı kanıtları olan ağırlıklı yelekler, yavaş lineer salınım ve terapötik dinleme gibi müdahaleleri içerir. Okul bağlamında duyusal etkinlik programı, çocukların duyusal işlemleme becerilerini “düzeltmek” yerine, duyusal zorlukları çeşitli ortamlar ve durumlar içinde yönetmelerine yardımcı olmak üzere, duyusal öz düzenlemeyi içeren yaklaşımlar olarak tanımlanmaktadır (Bodison ve Parham, 2018). Lin ve arkadaşlarının bir çalışmasında, ağırlıklı yeleklerin DEHB olan çocukların dikkat ve davranış performanslarının iyileştirilmesine yardımcı olmak için yararlı bir yöntem olarak sunulabileceği ancak yalnız başına bir tedavi stratejisi olmadığı belirtilmiştir (Lin, Lee, Chang ve ark., 2014). Üçüncüsü olan, evrensel tasarım ilkelerinin benimsenmesi ile duyusal ortamdaki değişiklikler ve bireysel stratejilerin oluşturulması (ışık ve ses emiliminin değiştirilmesi, gürültü önleyici kulaklıklar, hareket molaları) yaklaşımları ile ilgili iyi kanıtlar söz konusudur (Kinnealey, Pfeiffer, Miller ve ark., 2012; Ashburner, Rodger, Ziviani ve ark., 2014).
Akarsu R, Kars S, .Pediatrik rehabilitasyonda Ergoterapi ve Sağlık; 2021, ISBN: 978-625-7291-29-3, Sağlık ve İyi olmanın geliştirilmesinde ERGOTERAPİ , Editör Kayıhan H : 271-285
Duyu Bütünleme Tedavisi Kanıt temelli bir müdahale midir ve kimler uygulayabilir?
The National Clearinghouse on Autism Evidence and Practice ( NCAEP) 2020 raporunda Duyu Bütünleme Tedavisi kanıt temelli bir çalışma olarak kabul edilmiştir.